19 Şubat 2015 Perşembe

KÖYÜMDEKİ ESKİ AYLAR


Bazı ayları ayrı adla tanırdık,
Okuyana kadar öyle sanırdık,
Okuyup gerçek adları öğrenince,
Büyüklerin buluşuna hayran kalmıştık.

1-Adı Ocak ama derdik zemheri,
Çoktu soğukları, karı, rüzgârı,
Giyerdik yün çorap, eldivenleri,
Açardık kürekle bütün yolları.


2-Adı Şubat ama bizde gücüktü,
Zemheriye göre biraz küçüktü,
Tatil olur sevinenler çocuktu.
Cemre düşer hava biraz sıcaktı.

3-Mart ayının adı bizde de aynı,
Köylüm zorda, biter otu samanı,
İneklerin gelirdi doğma zamanı,
Elde sepet borç isterdik samanı.

4-Nisan adı ama biz abrul derdik,
Komşuyla modyam olup çifte çıkardık,
Çarık giyer, öküz koşar çift ekerdik,
Çocukları toplar çeğil yapardık.

5-Mayısa biz bahar ayı da derdik,          
Tarlaya, çayıra, kıra giderdik,
At kulağı, yemlik, gımı toplayıp,
Gımı turşu olur, yemliği yerdik.


6-Haziranın adı yine aynıydı,
Arabalar şafak vakti yoldaydı,
Tüm köylüler çıkmış yaylalardaydı,
Çeçil peynir, yoğurt, kaymak bolcaydı.

7-Temmuza ot biçimi ayı da derdik,
Ya ırgat olur, ya da ırgat tutardık,
Ot biçerek yüksek taya kurardık,
Sabah yağlı, öğlen katık yiyerdik.

8-Ağustosa harman ayı da derdik,
Tahıl biçer sapı gemle döverdik,
Yel estikçe gece tığ savurarak,
Yorulup kıtlama çayı içerdik.

9-Eylüle değirmen ayı da derdik,
Çuvallar dolusu un öğütürdük,
Yarma dövüp, erişte keserek,
Uzun kışa hazırlıklar yapardık.

10-Ekim ayını aynı adla anardık
Bayram için Kars’a yaya giderdik,
Tavuk, yumurta, yoğurt satarak,
Cumhuriyet Bayramını izlerdik.

11-Kasım, kışın başlangıcı sayardık,
Sobaları kurup tezek yakardık,
Yaylada basılan motalı açar,
Sobada ısınan ekmekle yerdik.


12-Aralık ayına karakış derdik,
Damların üstünden karı kürerdik,
At kızaklarıyla Kars’a giderken,
Başa papak, sırta kürkler giyerdik.

Yılmaz o ayları özlemle anar,
Gençlerimiz belki masalmış sanar,
Duyan yaşlıların yüreği yanar,
Her ayın anısı canlanıp söner.

                                   Yılmaz KANDEMİRCİ
                                             10 ŞUBAT 2015 İZMİR